Bugünün Haberi
19 Haziran 2025, 15:47
6

İsrail İran Devlet Televizyonunu Vurdu? İşte Olay Yerinden İlk Görüntüler!

İsrail'in İran'ın başkenti Tahran'a düzenlediği hava saldırılarında hedef alınan noktalardan biri, "Cam Bina" olarak bilinen İran Radyo ve Televizyon Kurumu (IRIB) merkez binası oldu. Saldırıda binada büyük çaplı hasar oluştuğu ve 3 gazetecinin hayatını kaybettiği bildirildi.
İsrail İran Devlet Televizyonunu Vurdu? İşte Olay Yerinden İlk Görüntüler!
PAYLAŞ

16 Haziran'da İsrail'in İran'da sivil yerleşim yerlerine saldırı düzenleyeceği ve Tahran'daki 3. Bölge için tahliye duyurusu yayımlamasının ardından IRIB yerleşkesindeki sembolik "Cam Bina" hedef alındı. Savaş uçaklarından atılan dört füzeyle vurulan binada geniş çaplı yıkım meydana geldi.

"Cam Bina" Harabeye Döndü: Can Kayıpları Var

Saldırı sonrası görüntüler, binanın cam cephelerinin büyük bir bölümünün tamamen kırıldığını ve ofis katlarında ağır yangın izleri oluştuğunu gözler önüne serdi. Ofislerin çoğu tamamen yanarak kullanılamaz hale gelirken, elektronik ekipmanlar, yayın cihazları ve arşiv odalarının da tahrip olduğu görüldü.

Media content

Yerleşkede görevli çalışanlardan alınan bilgilere göre, saldırıda maalesef 3 gazeteci hayatını kaybetti, bazı gazeteciler ise yaralandı. Kurumun bazı yayın ve teknik birimlerinin ciddi şekilde zarar görmesiyle yayın akışında kısa süreli aksamalar yaşandı. Yıllardır hem yerel hem de uluslararası yayınlara ev sahipliği yapan "Cam Bina", IRIB'in en önemli yapılarından biri olarak biliniyordu. İsrail saldırısının ardından başlatılan hasar tespit çalışmaları ise halen sürüyor.

Cesur Spiker Yayına Devam Etti: "Metanetin Sembolü"

Saldırı sırasında yayın binasında görevde olan devlet televizyonu spikeri Seher İmami, korku dolu anlara rağmen canlı yayını terk etmeyerek tüm ülkenin takdirini topladı. Patlamalar ve sarsıntılar devam ederken soğukkanlılığını koruyan İmami, yayında kalmaya devam etti.

Media content

İran kamuoyunda kısa sürede "cesaretin sembolü" haline gelen spiker, sosyal medyada ve haber bültenlerinde "kahraman spiker" olarak anılmaya başlandı. İranlı yetkililer, İmami'nin gösterdiği cesareti "İran halkının metanetinin ve iradesinin yansıması" olarak değerlendirirken, devlet televizyonu da çalışanlarının sergilediği soğukkanlı duruşun gurur verici olduğunu açıkladı.