Bugünün Haberi
23 Nisan 2025, 19:55
30

Fay Hattına Yakın Ama EN GÜVENLİ YER! Metrolar Depremde Neden Çökmez? (Depremde metrolar güvenli mi?)

Her gün binlerce insanın kullandığı metrolar, aslında büyük bir depremin en güvenli sığınaklarından biri olabilir. Peki ama o an geldiğinde ne yapmalı?
Fay Hattına Yakın Ama EN GÜVENLİ YER! Metrolar Depremde Neden Çökmez? (Depremde metrolar güvenli mi?)

Deprem Anında Metroda Olmak Ne Kadar Güvenli?

Depremlerle yüzleşen bir coğrafyada yaşıyoruz ve büyük İstanbul depremine dair endişeler giderek artıyor. Bu endişelerden biri de depreme metroda yakalanmak. Ancak uzmanlara göre, metro hatları deprem anında çökme riski taşıyan yerler değil, aksine en güvenli alanlardan biri.

Yapılan açıklamalara göre İstanbul’daki metro sistemleri, 8 büyüklüğündeki bir depreme dayanıklı şekilde inşa ediliyor. Üstelik yer altında olmaları sayesinde, yer üstündeki yapılar kadar şiddetli sallanmıyorlar. Hattın fay hattına yakınlığı korkutucu görünse de, yapı mühendisliği açısından ciddi önlemler alınmış durumda.

Metroda ve İstasyonda Neler Yapmalı, Nelerden Kaçınmalı?

Deprem anında metrodayken ya da istasyonda bulunuyorsanız panik yerine bilgiyle hareket etmek hayat kurtarıcı olabilir:

  • Vagon içindeyseniz: Cenin pozisyonunda yere yakın durun, bir eşyayla başınızı koruyun. Araçtan inmeden anonsları dinleyin ve operatörün yönlendirmelerine uyun. 200 metrede bir bulunan acil interkom cihazlarını kullanabilirsiniz.
  • İstasyondaysanız: Sütun kenarlarına yönelin, açık alanda çömelin. Yürüyen merdivenlerdeyseniz sıkıca tutunun. Asansördeyseniz tüm katlara basın ve duran ilk katta inerek güvenli bir noktaya geçin.
  • Elektrik kesintisi durumunda: Metro istasyonlarında dakikalar içinde devreye giren jeneratör sistemleri devreye giriyor. AFAD, metro işletmesini öncelikli enerji alan kuruluşlar arasında tanımlıyor.

Bu altyapı sayesinde metrolar, deprem sonrası sadece sığınak değil, lojistik ulaşım aracı olarak da kullanılacak.

11 Ekim 2025, 14:21
5

Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, çevreyi korumaya yönelik yeni yasama teklifini TBMM’ye sundu. 30 maddelik düzenlemeyle milli parkları kirletenlere 3 yıla kadar hapis cezası geliyor. Ayrıca kaçak avlanmadan izinsiz yapılaşmaya kadar pek çok ihlal için ağır yaptırımlar öngörülüyor. Teklif, turizm alanlarında denetimlerin artırılmasını da kapsıyor.
Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, yeni yasama dönemine çevre ve doğa koruma odaklı kapsamlı bir teklif ile başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan 30 maddelik kanun teklifi, milli parkların korunması ve ekolojik dengenin sürdürülebilmesi için önemli düzenlemeler içeriyor.
Teklife göre, doğa tahribatı ve çevre kirliliğiyle mücadelede cezai yaptırımlar artırılacak.

Milli Parkı Kirletene 3 Yıla Kadar Hapis Cezası

Yeni düzenlemeye göre, milli park sınırları içerisinde çevreye zarar veren, suyu veya havayı kirleten, bitki örtüsüne zarar veren ya da izinsiz yapı inşa eden kişiler ağır şekilde cezalandırılacak. Bu fiilleri işleyenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilebilecek.

Ayrıca milli park giriş ücretini ödemeden parklara girenlere, belirlenen ücretin 14 katı tutarında idari para cezası uygulanacak.

Turistik Yapılaşmaya Sıkı Denetim

Yasayla birlikte milli park alanlarında turizm amaçlı yapılaşmaya da sınırlı izin getiriliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayıyla, yalnızca uygun görülen bölgelerde turistik tesisler kurulabilecek.

Bu tesislerin en fazla 49 yıllığına tahsis edilmesi mümkün olacak. Ancak bakanlık onayı bulunmayan alanlarda hiçbir şekilde yapılaşma gerçekleştirilemeyecek. Böylece hem turizm potansiyeli korunacak hem de doğa tahribatı önlenecek.

Altyapı ve Avcılık Düzenlemeleri

Kanun teklifinde yalnızca zaruri altyapı çalışmaları için bazı istisnalar tanımlandı. Bu kapsamda, su, elektrik, ulaşım, haberleşme, petrol ve doğal gaz iletim hatlarının yapımına sınırlı şekilde izin verilebilecek.

Ayrıca kaçak avcılıkla mücadele kapsamında da cezalar artırılıyor. Avcılık belgesi olmadan avlananlara 10 bin TL, yasak bölgelerde avlananlara ise yine 10 bin TL idari para cezası uygulanacak. Yaban hayatı koruma sahalarında av yapanlara ise 15 bin TL’ye kadar ceza kesilecek.

Deniz Turizmine Kimlik Kayıt Zorunluluğu

Teklifte yer alan bir diğer önemli düzenleme ise deniz turizmi ve vakıflar alanında yapılıyor. Deniz turizmi araçlarında konaklayan kişilerin kimlik bilgileri ve giriş-çıkış tarihleri kayıt altına alınacak.

Bu uygulamayla hem güvenlik denetimleri güçlendirilecek hem de kayıt dışı turizm faaliyetleri önlenecek.

Yeni yasa teklifiyle Türkiye, doğa koruma ve sürdürülebilir çevre politikalarında yeni bir döneme adım atıyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...