Yerel basında yer alan bilgilere göre, İsrailli yetkililerden Katz'ın, İsrail ordusunun Tahran'da "3 numaralı bölgedeki" yerel halkı zorla yerinden edecek sözde "tahliye emrinin" ardından yazılı bir açıklama yaptığı belirtildi. Bu açıklamasında Katz, IRIB'i hedef alacakları imasında bulunarak, "İran propaganda ve kışkırtma örgütü ortadan kalkma yolundadır" ifadesini kullanmıştı.

Daha önce Gazze Şeridi ve Lübnan'da binlerce kişiyi zorla yerinden eden İsrail ordusu, 13 Haziran'da İran'a karşı başlattığı saldırıların ardından bugün ilk kez Tahran'da bir bölge için sözde "tahliye emri" yayınlamıştı. İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı açıklamada, bir harita paylaşarak, Tahran'daki "3 numaralı bölgede" yaşayanlardan ve burada bulunanlardan bu noktaları terk etmelerini istemişti. Bu tahliye emrinin ardından devlet televizyonuna yapılan saldırı, İsrail'in stratejisinin bir parçası olarak yorumlanıyor.

İsrail'in İran'a Şiddetli Saldırıları ve İran'ın Misillemesi

İsrail, 13 Haziran'da İran'ın çeşitli kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenlemişti. Bu saldırılarda İran Genelkurk Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanının hayatını kaybettiği, toplam sivil can kaybının ise 224 olduğu açıklanmıştı.

İran ordusu da bu saldırılara balistik füzelerle misillemede bulunmuştu. İran'ın İsrail'e yönelik misillemesinde ise 24 kişinin öldüğü, 500'den fazla kişinin yaralandığı belirtildi.

Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarını kınamış ve bölgedeki gerilimin düşürülmesi çağrısında bulunmuştu. Ancak İsrail'in İran devlet televizyonunu hedef alması, çatışmanın daha da şiddetlenebileceği endişelerini artırıyor. Bu son gelişme, Ortadoğu'da yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.