Bugünün Haberi
5 Mart 2025, 23:43
13

Merkez Bankası Faiz Kararı Mart 2025: Beklentiler ve Detaylar

Mart ayı Merkez Bankası faiz kararı, Türkiye ekonomisinin yönü açısından büyük önem taşıyor. Yatırımcılar ve ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından çıkacak kararı merakla bekliyor. Peki, Merkez Bankası faiz kararı ne zaman açıklanacak? Mart ayı faiz beklentisi ne yönde? İşte detaylar.
Merkez Bankası Faiz Kararı Mart 2025: Beklentiler ve Detaylar

Merkez Bankası Faiz Kararı Ne Zaman Açıklanacak?

TCMB, 2025 yılının ikinci PPK toplantısını 6 Mart 2025 tarihinde gerçekleştirecek. Faiz kararı, saat 14.00'te kamuoyuna duyurulacak.



Mart Ayı Faiz Beklentisi Ne Yönde?

Merkez Bankası, 2025 yılının ilk iki toplantısında politika faizini toplamda 500 baz puan indirerek %45 seviyesine çekti. Bu indirimlerin ardından, Mart ayında nasıl bir karar alınacağı merak konusu.

TCMB Başkanı Fatih Karahan, enflasyonla mücadeledeki kararlılıklarını vurgulayarak, aylık enflasyonda belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğini ifade etti. Bu doğrultuda, Mart ayında faiz indirimlerine ara verilebileceği veya daha temkinli bir indirim yapılabileceği öngörülüyor.

TCMB'nin Enflasyonla Mücadeledeki Stratejisi

TCMB, enflasyonla mücadelede kararlı adımlar atmaya devam ediyor. Banka, enflasyon beklentilerini kontrol altına almak ve fiyat istikrarını sağlamak için çeşitli politika araçlarını kullanıyor.

  • Sıkı Para Politikası: Enflasyonla mücadele için sıkı para politikası duruşu sürdürülecek.
  • Enflasyon Hedefleri: Yıl sonunda enflasyonun %21'e gerilemesi hedefleniyor.
  • Veri Odaklı Kararlar: PPK, kararlarını enflasyon görünümü ve beklentileri doğrultusunda, veri odaklı bir yaklaşımla alacak.


Yatırımcılar ve İş Dünyası İçin Önemli Notlar

  • Merkez Bankası'nın faiz kararı, döviz kurları, enflasyon ve yatırım kararları üzerinde doğrudan etkili olabilir.
  • Yatırımcıların ve iş dünyasının, TCMB'nin açıklamalarını ve enflasyon verilerini yakından takip etmesi önem taşıyor.
  • TCMB'nin toplantı takvimi ve duyurularına TCMB'nin resmi internet sitesinden ulaşılabilir.


Merkez Bankası 2025 PPK Toplantı Takvimi


Para Politikası Kurulu Toplantı KararıPara Politikası Kurulu Toplantı ÖzetiEnflasyon RaporuFinansal İstikrar Raporu

23 Ocak 2025

30 Ocak 2025

7 Şubat 2025

6 Mart 2025

13 Mart 2025

17 Nisan 2025

25 Nisan 2025

22 Mayıs 2025

30 Mayıs 2025

19 Haziran 2025

26 Haziran 2025

24 Temmuz 2025

31 Temmuz 2025

14 Ağustos 2025

11 Eylül 2025

18 Eylül 2025

23 Ekim 2025

31 Ekim 2025

7 Kasım 2025

28 Kasım 2025

11 Aralık 2025

18 Aralık 2025

22 Ocak 2026

29 Ocak 2026

12 Şubat 2026

12 Mart 2026

18 Mart 2026

1 Temmuz 2025, 13:31
2

Dolarda 1973 Sonrası İlk Kez Yaşanan Büyük Değişim Ne?

ABD doları, yarım yüzyıldan uzun bir süredir bir yıla en kötü başlangıcını yaparak küresel piyasalarda dikkat çekiyor. Son altı ayda başlıca ticaret ortaklarının para birimleri karşısında %10'dan fazla değer kaybeden doların bu denli zayıfladığı son yıl, ABD'nin doları altından ayırdığı 1973'tü. Bu tarihi düşüşün arkasında, Trump'ın ticaret politikaları, enflasyon endişeleri ve artan hükümet borçları gibi çok sayıda etken yatıyor.
Dolarda 1973 Sonrası İlk Kez Yaşanan Büyük Değişim Ne?

New York Times'ın analizine göre, doların bu kez yaşadığı sarsıcı düşüşün ana nedenlerinden biri, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın agresif gümrük vergisi tehditleri ve daha izolasyonist bir dış politika ile dünya düzenini yeniden şekillendirme çabaları. Trump'ın ticaret önerileri, piyasalarda enflasyon endişelerini artırırken, ABD'nin sürekli artan hükümet borçları da dolar üzerindeki baskıyı körüklüyor. Bu durum, ABD'nin küresel finans sistemindeki merkezi rolüne olan güveni de yavaş yavaş aşındırıyor.

Amerikan Yaşamında Doların Değeri

Doların zayıflaması, Amerikalılar için yurt dışına seyahat etmeyi daha pahalı hale getirirken, yabancı yatırımcılar için ABD'ye yatırım yapmanın cazibesini azaltıyor. Hükümetin daha fazla borçlanma arayışında olduğu bir dönemde bu durum, finansal talebi düşürüyor. Öte yandan, zayıf dolar ABD'li ihracatçılara avantaj sağlarken, ithalatı daha maliyetli hale getiriyor. Ancak Trump'ın tarife tehditleri, bu tipik ticari etkilerin bile belirsizlik taşımasına neden oluyor.

Standard Chartered'dan Steve Englander, doların güçlü ya da zayıf olmasının tek başına sorun olmadığını belirterek, "Mesele şu: Bu size dünyanın sizin politikalarınızı nasıl gördüğü hakkında ne söylüyor?" yorumunda bulundu.

Media content

İlk Coşku Yerini Endişeye Bıraktı

Başlangıçta Trump'ın yeniden seçilmesiyle birlikte yükselişe geçen dolar, iş dünyası yanlısı bir yönetim beklentisiyle küresel yatırımcıların ilgisini çekmişti. Ancak bu coşku uzun sürmedi. Ocak ayının ortasında zirve yaptıktan sonra dolar endeksi düşüşe geçti. İş dünyası yanlısı yönetim umutları, yerini inatçı enflasyon ve yüksek faiz oranlarının ekonomi üzerindeki olası olumsuz etkilerine dair endişelere bıraktı.

Trump'ın beklenmedik gümrük vergisi açıklamaları ise piyasalarda paniğe yol açtı. Yatırımcılar, gümrük vergilerinin enflasyonist etkisinin faiz oranlarını daha uzun süre yüksek tutabileceğinden ve zaten zayıflık belirtileri gösteren ekonomiyi daha da zorlayabileceğinden endişe etti. Analistler, ABD'nin yatırım ortamına hakim olduğu ve paranın Amerikan varlıklarına aktığı son yıllardan farklı olarak, dolardan ve genel olarak ABD varlıklarından geniş çaplı bir uzaklaşma riskinden bahsediyor.

Media content

Tarihi Benzerlik: 1973 Yılı

Doların mevcut düşüşü, 1973 yılındaki tarihi kırılmayla benzerlik gösteriyor. O yıl, ABD, yabancı para birimlerinin dolara bağlanmasını sona erdirmişti; bu karar, Başkan Nixon'ın doları altından ayırma kararından iki yıl sonra gelmişti.

ABD Borsaları Ralli Yaparken Dolar Etkisi

Bu yılki zayıf dolar, ABD hisse senedi piyasalarında görülen rallinin yabancı yatırımcılar için getirisini azalttı. S&P 500 endeksi, Trump yönetiminin gümrük tarifesi planlarının büyük bölümünden geri adım atmasından bu yana %24'lük bir ralli yapmasına rağmen, Euro'ya çevrildiğinde bu kazanç sadece %15'e düşüyor ve zirveden %10 uzakta kalıyor. Bu durum, Amerikalı yatırımcıları ABD dışındaki piyasalara yönlendirebilir.

BlackRock'tan Rick Rieder, "Tam ölçekli dolarsızlaşma, eğer gerçekleşirse, hala çok uzakta. Ancak bu riski önemli ölçüde artırabilecek bir dinamik var: artan devlet borcu" diyerek, doların geleceğine dair endişelerin sürdüğünü belirtti.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...