Payload Logo
27 Mart 2025, 20:53
4

Nursel Ergin Kanseri Yendi! Nasıl Bakım Gördü?

Nursel Ergin, kanserle olan zorlu mücadelesinden zaferle çıktı! 2007'de "Var Mısın Yok Musun" yarışmasıyla tanınan ve uzun yıllar "Gelinim Mutfakta" programını sunan Ergin, programdan ayrıldıktan sonra sağlık sorunlarıyla boğuşuyordu. Geçtiğimiz haftalarda 8 ay boyunca meme ve rahim kanseriyle mücadele ettiğini açıklayan Nursel Ergin, tedavi sürecinin sona erdiğini müjdeledi. "Nursel Ergin'in kanser tedavisi sona erdi: Bebekler gibi bakıldım, bitti!" diyerek yaşadığı zorlu süreci özetledi ve bu süreçte umudunu hiç kaybetmediğini vurguladı.
Nursel Ergin Kanseri Yendi! Nasıl Bakım Gördü?

Nursel Ergin kanser tedavisi bitti mi? Erken teşhisin bu süreçte ne kadar kritik olduğunu biliyor muyuz? Tedavide moralin yüksek tutulması neden önemli? "Nursel Ergin bebekler gibi bakıldım açıklaması" umudun ve doğru bakımın gücünü gösteriyor. Kanserle mücadelede bilinçlenmek ve destek olmak hayat kurtarır.

Nursel Ergin'in Zorlu Kanser Süreci

Nursel Ergin, kanserle mücadelesinde yaşadığı zorlu süreci tüm samimiyetiyle paylaştı. İşte o sürecin detayları:

  1. Hastalığın ilk belirtileri bir muayene sırasında fark edildi, ardından biyopsi yapılmasına karar verildi ve bu süreç Ergin için oldukça zorlu geçti.
  2. Biyopsi sonucunu beklemenin yarattığı belirsizlik ve endişe, Ergin'in yaşadığı psikolojik yükü artırdı, sonuçlar ise maalesef beklenen gibi olmadı.
  3. Kemoterapi süreci başladığında, Ergin ilk başta bu tedavinin kendisini iyileştireceğine odaklandı ve meditasyon müziği eşliğinde ilk seansa girdi. Nursel Ergin'in kanser tedavisi sona erdi, fakat süreç boyunca motivasyonunu yüksek tutmaya çalıştı.
  4. Kemoterapinin vücut üzerindeki zorlayıcı etkileriyle başa çıkmak için Ergin, beslenme düzenine dikkat etti ve kendini sevmeyi asla bırakmadı.
  5. Psikolojik olarak yıprandığı bu dönemde, Ergin herkesten uzaklaştı ve sosyal medya hesabını kapattı, çünkü bu süreçte herkesin kendisine fazla geldiğini hissetti. Sosyal medyasını kapatma kararı, kendini koruma ve iyileşmeye odaklanma isteğinden kaynaklandı.

Bu zorlu süreç, Nursel Ergin'in ne kadar güçlü bir kadın olduğunu bir kez daha gösterdi. Peki, Ergin bu süreçte nasıl bir tedavi gördü?


Tedavi Boyunca Gördüğü Özel Bakım

Nursel Ergin, kanser tedavisi sürecinde hem tıbbi personelden hem de çevresinden büyük destek gördü. Bu destek, onun moralini yüksek tutmasına ve tedaviye uyum sağlamasına yardımcı oldu. Özellikle doktorlarına duyduğu minneti her fırsatta dile getiren Ergin, hastane ortamındaki özel bakımın ve sosyal medya aracılığıyla kurduğu bağlantının iyileşme sürecindeki önemini vurguladı.

Doktorlarına Teşekkür

Nursel Ergin, tedavi sürecinde kendisine destek olan doktorlara minnettarlığını sık sık dile getirdi. "Çok zor bir süreç ama bu kadar güzel bir aileye, profesyonel ellere teslim olduğum için hepsinin ellerinden öpüyorum. Çok minnettarım," sözleriyle doktorlarına olan şükranını ifade etti. Nursel Ergin'in kanser tedavisi sona erdi ve bu süreçte doktorlarının rolü büyüktü.

Hastane Ortamındaki Destek

Hastanede gördüğü özel bakım, Nursel Ergin için büyük önem taşıyordu. "Bebekler gibi bakıldım ve bitti!" diyerek, hastane personelinin kendisine gösterdiği özeni ve ilgiyi vurguladı. Bu yaklaşım, tedavi sürecinin zorluklarını hafifletmesine yardımcı oldu.

Sosyal Medya Paylaşımları

Tedavi sürecinde moralini yüksek tutmak ve takipçileriyle etkileşimde bulunmak için sosyal medyayı kullandı. Sevenlerinden gelen destek mesajları, ona güç verdi ve yalnız olmadığını hissetmesini sağladı. Nursel Ergin sağlığına kavuştu ve bu süreçte sosyal medyanın pozitif etkisini deneyimledi.

Görüldüğü üzere, Nursel Ergin'in tedavi süreci sadece tıbbi müdahalelerden ibaret değildi; aynı zamanda sevgi, destek ve moral de önemli bir rol oynadı.

Kanser Sonrası Yeni Bir Başlangıç

Nursel Ergin'in kanser tedavisi sona erdi. "Bebekler gibi bakıldım, bitti!" diyerek minnetini dile getirdi. Tedavi sürecinde aldığı olumsuz eleştirilere rağmen, Ergin iyiliği seçmeye ve başkalarının mutluluğunu düşünmeye devam edeceğini vurguladı. Yeni projelerle ekranlara dönmeye hazırlanan Nursel Ergin sağlığına kavuştu ve geleceğe umutla bakıyor. Sağlıklı yaşam ve motivasyon mesajlarıyla herkese örnek olmak istiyor.

29 Nisan 2025, 21:27
8
(Güncellendi: 29 Nisan 2025, 21:27)

Ayşe Barım'a Şok Ceza! Ünlü Menajer Ne Yaptı?

Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan ünlülerin menajeri Ayşe Barım hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame şok etkisi yarattı. İddianamede Barım'ın, sanatçıları eylemlere katılmaları için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 30 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Ayşe Barım'a Şok Ceza! Ünlü Menajer Ne Yaptı?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca tamamlanan soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, Ayşe Barım'ın Gezi Parkı olaylarıyla ilgili davalardan hüküm giyen Çiğdem Mater ve Osman Kavala ile firari sanık Mehmet Ali Alabora arasındaki yoğun iletişim detaylarına yer verildi. Telefon konuşmaları, mesaj kayıtları ve HTS kayıtlarının bulunduğu iddianamede, Barım'ın Twitter üzerinden sanatçıları yönlendirdiği de belirtildi.

SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN SANATÇILARI ORGANİZE ETTİĞİ İDDİASI

İddianamede, Ayşe Barım'ın kendi ajansına bağlı sanatçıların sosyal medya hesaplarında, Gezi sürecinin etkili etiketlerinden #occupyturkey ve #DirenGeziParkı hashtaglerini paylaşmalarını sağladığı ve bu paylaşımları kendi ajansının kurumsal hesabından yeniden yayınlayarak sanatçıların katılımını artırmak suretiyle olayların yayılmasını desteklediği öne sürüldü.

SANATÇILARIN BİLİNÇLİ VE ORGANİZE HAREKET ETMELERİ SAĞLANDIĞI BELİRTİLDİ

Barım'ın sanatçıları sık sık arayarak Gezi Parkı'nda buluşmalarını sağladığına dair HTS ve arama kayıtlarının bulunduğu iddianamede, Barım'ın yönlendirmesiyle Gezi Parkı'nda buluşan sanatçıların burada megafonla bildiri okudukları da yer aldı. İddianamede, Gezi Parkı gösterilerinin toplum refleksiyle oluştuğu yönündeki kanaatin aksine, olayı başlatan ve yayılmasında rol oynayan Barım ve ajansına bağlı sanatçıların sosyal medya hesaplarında etkili slogan ve imgelerin paylaşılarak kitlesel yayılımın sağlandığı vurgulandı. Sanatçıların Barım tarafından bilinçli ve organize bir şekilde hareket etmelerinin sağlandığı HTS kayıtlarıyla sabit olduğu belirtildi.

Media content

"HÜKÜMETİ ORTADAN KALDIRMAYA İMKAN SAĞLANDI" İDDİASI

İddianamede, Barım'ın Gezi olaylarının yurt içi ve dışında duyurulmasında rol oynadığı, cebir ve şiddet unsuruyla oluşan karmaşada PKK/KCK, DHKP-C, TKP/ML-TİKKO ve MLKP gibi yasa dışı örgütler ile marjinal grupların faaliyetlerine uygun ortam sağlandığı belirtildi. Toplum ve devleti kaos ortamına sokarak bu grupların koordineli hareket etmesine imkan sağlandığı vurgulanarak, örgüt üyeleri ve yandaşlarının Gezi eylemlerine çekilerek hükümeti ortadan kaldırmaya yönelik cebir ve şiddet eylemlerinin gerçekleştirilmesine imkan sağlandığı iddia edildi.

KAVALA, MATER VE ALABORA İLE YOĞUN GÖRÜŞME KAYITLARI

İddianamede, Ayşe Barım'ın Gezi Parkı ana davası faillerinden Çiğdem Mater Utku ve firari sanık Mehmet Ali Alabora ile doğrudan irtibatlı olduğu, kendisinin de irade gösteren, danışılan ve onayı alınan kişi olarak tespit edildiği belirtildi. Barım'ın karar bildirerek yön verici ve belirleyici kişilerden olduğu vurgulandı. Barım'ın Gezi olayları öncesinde Alabora, Kavala ve Mater ile hiç irtibatı olmadığı, ancak olaylar sırasında Alabora ile 3, Kavala ile 39 ve Mater ile 14 kez görüştüğü tespit edildiği belirtildi. Barım'ın sanatçılar camiası adına sahada aktif planlama, organizasyon ve eylem yönlendirmeleriyle suça yardım ettiği öne sürüldü.

30 YILA KADAR HAPİS CEZASI TALEBİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, tüm hususlar ve tespitler sonucunda Ayşe Barım'ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçunu işlediğine kanaat getirerek, 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Hazırlanan iddianame, değerlendirilmek üzere ilgili mahkemeye gönderildi.

NE OLMUŞTU?

Ayşe Barım, Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiği iddiaları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan tutuklanmıştı. Soruşturmada, firari sanık Memet Ali Alabora'nın bir görüşmesinde sanatçılarla bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişi yapıldığı tespit edilmişti. Barım'ın, Gezi davası sanıkları Kavala, Mater ve Alabora ile yoğun iletişiminin olduğu ve menajerliğini yaptığı sanatçıları olaylara katılmaları için yönlendirdiği belirtilmişti.

YALAN TANIKLIK SORUŞTURMASI DA BAŞLATILMIŞTI

Soruşturma kapsamında Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ve Nehir Erdoğan'ın tanık sıfatıyla ifadesi alınmış, Ergenç ve Kocaoğlu'nun Alabora ile irtibatlarına rağmen beyanlarında bulunmamaları nedeniyle "yalan tanıklık" suçundan ayrı bir soruşturma başlatılmıştı.

TEKELLEŞME İDDİALARI DA GÜNDEMDE

ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu olan Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu ve kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı iddialarıyla da gündeme gelmişti. Serenay Sarıkaya "tanık", Deniz Işın ve Nedim Saban "mağdur" sıfatıyla bu iddialara ilişkin ifade vermişti. Bu iddialarla ilgili ayrı bir soruşturma da devam ediyor.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...