Bugünün Haberi
27 Şubat 2025, 20:30
19
(Güncellendi: 24 Temmuz 2025, 15:01)

Öcalan’dan “Silah Bırakma” Çağrısı PKK’nin Feshini Öneriyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve diğer siyasi partilerin terörle mücadele konusundaki ortak iradesi çerçevesinde, terör örgütü PKK/KCK üst düzey yöneticisi ve örgütün kurucusu Abdullah Öcalan, yazılı bir çağrıda bulunarak "silah bırakılması" ve "PKK'nın kendini feshetmesi" gerektiğini açıkladı. Bu gelişme, Türkiye’nin terörle mücadelesinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Öcalan’dan “Silah Bırakma” Çağrısı PKK’nin Feshini Öneriyor

Öcalan’ın Çağrısının İçeriği

Öcalan, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır.”
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK'nın güçlenmesi ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır. Ancak 1990’larda reel-sosyalizmin çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla örgüt, ömrünü tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.
“Silah bırakma çağrısı yapıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ortaya koyduğu irade ve Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrıyı destekleyen siyasi iklimde, silahlı mücadeleyi sona erdirmek için tüm grupların silahlarını bırakmasını öneriyorum. Ayrıca bu çağrının tarihi sorumluluğunu da üstleniyorum.
“PKK kendini feshetmelidir.”
Tüm grupların silah bırakması ve örgütsel faaliyetlerini sonlandırması gerekmektedir. PKK’nın kendini feshetmesi, ülkenin barış ve huzuruna katkı sağlayacaktır.


Çağrının Arka Planı

Bu çağrı, Türkiye’nin terörle mücadelesinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin terörle mücadele konusunda gösterdiği kararlılık, terör örgütünün üst düzey yöneticilerinin de bu gerçeği kabul etmesine neden oldu. Öcalan’ın bu açıklaması, terör örgütünün fiilen işlevini yitirdiğini ve artık devam edemeyeceğini kabul ettiği şeklinde yorumlanıyor.

PKK, 1984 yılından bu yana Türkiye’de binlerce masum insanın hayatını kaybetmesine neden olan bir terör örgütüdür. Ancak son yıllarda güvenlik güçlerinin başarılı operasyonları ve halk desteğinin azalması, örgütü zor durumda bırakmıştı. Öcalan’ın bu açıklaması, örgütün artık silahlı mücadeleyi sürdüremeyeceği gerçeğini açıkça ortaya koyuyor.

Siyasi Partilerin Tepkisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terörle mücadeledeki ortak tutumu, terör örgütünün bu açıklamayı yapmasına neden olan temel etkenlerden biri olarak görülüyor. Siyasi çevrelerde yapılan değerlendirmelerde, bu çağrının terörle mücadeleye önemli bir katkı sağlayacağı belirtiliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Terörle mücadelede ödün vermeyeceğiz. Silahlar susturulmadığı sürece terörle uzlaşma olamaz.”
Devlet Bahçeli: “Bu çağrı, terör örgütünün yenilgisi anlamına gelmektedir. Ancak terörle mücadeledeki kararlılığımız bundan sonra da devam edecektir.”
Diğer siyasi partiler de terörle mücadeleye yönelik bu gelişmenin pozitif bir adım olduğunu ifade ederken, sürecin somut adımlarla desteklenmesi gerektiğini vurguladılar.

11 Ekim 2025, 14:21
5

Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, çevreyi korumaya yönelik yeni yasama teklifini TBMM’ye sundu. 30 maddelik düzenlemeyle milli parkları kirletenlere 3 yıla kadar hapis cezası geliyor. Ayrıca kaçak avlanmadan izinsiz yapılaşmaya kadar pek çok ihlal için ağır yaptırımlar öngörülüyor. Teklif, turizm alanlarında denetimlerin artırılmasını da kapsıyor.
Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, yeni yasama dönemine çevre ve doğa koruma odaklı kapsamlı bir teklif ile başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan 30 maddelik kanun teklifi, milli parkların korunması ve ekolojik dengenin sürdürülebilmesi için önemli düzenlemeler içeriyor.
Teklife göre, doğa tahribatı ve çevre kirliliğiyle mücadelede cezai yaptırımlar artırılacak.

Milli Parkı Kirletene 3 Yıla Kadar Hapis Cezası

Yeni düzenlemeye göre, milli park sınırları içerisinde çevreye zarar veren, suyu veya havayı kirleten, bitki örtüsüne zarar veren ya da izinsiz yapı inşa eden kişiler ağır şekilde cezalandırılacak. Bu fiilleri işleyenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilebilecek.

Ayrıca milli park giriş ücretini ödemeden parklara girenlere, belirlenen ücretin 14 katı tutarında idari para cezası uygulanacak.

Turistik Yapılaşmaya Sıkı Denetim

Yasayla birlikte milli park alanlarında turizm amaçlı yapılaşmaya da sınırlı izin getiriliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayıyla, yalnızca uygun görülen bölgelerde turistik tesisler kurulabilecek.

Bu tesislerin en fazla 49 yıllığına tahsis edilmesi mümkün olacak. Ancak bakanlık onayı bulunmayan alanlarda hiçbir şekilde yapılaşma gerçekleştirilemeyecek. Böylece hem turizm potansiyeli korunacak hem de doğa tahribatı önlenecek.

Altyapı ve Avcılık Düzenlemeleri

Kanun teklifinde yalnızca zaruri altyapı çalışmaları için bazı istisnalar tanımlandı. Bu kapsamda, su, elektrik, ulaşım, haberleşme, petrol ve doğal gaz iletim hatlarının yapımına sınırlı şekilde izin verilebilecek.

Ayrıca kaçak avcılıkla mücadele kapsamında da cezalar artırılıyor. Avcılık belgesi olmadan avlananlara 10 bin TL, yasak bölgelerde avlananlara ise yine 10 bin TL idari para cezası uygulanacak. Yaban hayatı koruma sahalarında av yapanlara ise 15 bin TL’ye kadar ceza kesilecek.

Deniz Turizmine Kimlik Kayıt Zorunluluğu

Teklifte yer alan bir diğer önemli düzenleme ise deniz turizmi ve vakıflar alanında yapılıyor. Deniz turizmi araçlarında konaklayan kişilerin kimlik bilgileri ve giriş-çıkış tarihleri kayıt altına alınacak.

Bu uygulamayla hem güvenlik denetimleri güçlendirilecek hem de kayıt dışı turizm faaliyetleri önlenecek.

Yeni yasa teklifiyle Türkiye, doğa koruma ve sürdürülebilir çevre politikalarında yeni bir döneme adım atıyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...