Bu hafta A Para ekranlarında yayınlanan "Biz Bize" programında, Petek Dinçöz izleyicilere içten ve samimi bir dönüş hikayesi sundu. Uzun bir aradan sonra yeniden sahnelerde yer alan Dinçöz, kariyerinin en zor anlarını ve yaşadığı haksızlıkları anlattı. "Bir süre ara verdim, şimdi ise sahnede yeniden kendimi buldum," diyen sanatçı, yaşadığı zorlukların onu nasıl güçlendirdiğini ve "canavarı" terbiye ederek estetik dönüşümünü nasıl gerçekleştirdiğini paylaştı.

Dinçöz, sahneye olan aşkını ve ekranların özlemini dile getirirken, annelik deneyiminin de hayatında önemli bir yer edindiğini belirtti. "Oğlum artık 9 yaşında; anne olmak beni büyüttü. Eskiden 35 yaşına gelince bırakırım demiştim, ama zaman çok çabuk geçti ve yeniden sahnede olmak istedim," diyerek duygularını samimiyetle aktardı.

Kariyerine adım attığı yıllarda, estetik şans işinin etkisiyle farklı imajlar yaratmak zorunda kaldığını, 19 yaşındayken 30 yaşımdaymış gibi görünmemin istendiğini, hatta bu süreçte makyaj ve saç stillerinin ne kadar belirleyici olduğunu anlattı. Sahneye çıkarken yaşadığı baskı ve kıyaslamalar, ona hem zorluk hem de gelişim fırsatı sundu. "Assolist olarak sahneye çıktığımda, ya rezil olacaktım ya da büyük bir başarı elde edecektim. Her zaman kendimi geliştirmeye çalıştım, çünkü bu sektörde kadınların birbirine destek olması gerekiyor," şeklinde konuştu.

Petek Dinçöz, kişisel yaşamından da örnekler vererek, çocukluk döneminde polis olmayı ne kadar istediğini ve o günlerde yaşadığı zorlukları, kilolu olduğum için dalga geçilmeyi, spor çoraplarının bacaklarımın kalınlığını açığa çıkardığını hatırlattı. Bu eleştirilerin ve engellerin üstesinden gelmek için hırs yaparak kilo verip model olmayı başardığını, böylece kendini ispatlamanın ne kadar önemli olduğunu vurguladı.

Dinçöz’ün anlattıkları, hem sahne sanatlarına gönül verenler hem de hayatlarında zorluklarla mücadele eden herkes için ilham verici nitelikteydi. Gerçekten de, yaşanan her zorluk, insanı daha güçlü ve kararlı hale getiriyor. Petek Dinçöz’ün bu samimi anlatımı, onun sanata ve hayata olan bağlılığını bir kez daha gözler önüne serdi. Hayat bazen bizi istemediğimiz kararlar vermeye zorlasa da, bir şekilde yolunu bulup ilerlemeliyiz. Yaşamak da biraz böyle değil mi?