Bugünün Haberi
19 Şubat 2025, 18:34
20
(Güncellendi: 23 Temmuz 2025, 11:33)

Yenidoğan Çetesi Davasında Üçüncü Duruşma 46 Sanık Yargılanıyor

İstanbul’da, bebek acil hastalarının özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edilmesi sonrasında yaşanan ölümlerle bağlantılı olduğu iddia edilen "Yenidoğan Çetesi" davasının üçüncü duruşması başladı. Dava kapsamında yargılandığı belirtilen 46 sanıktan 25'i tutuklu iken, geri kalanlar firari veya serbest olarak yargılıyor. Davada, sanıkların haksız kazanç sağlama ve cinayetle suçlanmaları dikkatleri çekiyor.
Yenidoğan Çetesi Davasında Üçüncü Duruşma 46 Sanık Yargılanıyor

Davanın İçeriği: Ne Olduğu İddia Ediliyor?

Davada, sanıkların bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelere sevk ettikleri ve bu süreçte tıbbi müdahalelerin yanlış uygulanması sonucu ölümlere yol açtıkları öne sürülüyor. Ayrıca, sanıkların bu süreçte haksız kazanç elde etmek amacıyla sigorta şirketlerinden para aldıkları iddia ediliyor.

Sanıklar arasında doktorlar, hemşireler, hastane yöneticileri ve sağlık sektöründeki diğer yetkililer yer alıyor. Davada özellikle, hasta bebeğin tedavi sürecinin bilinçli olarak aksatıldığı ve bu durumun ölümlere neden olduğu yönünde ciddi iddialar bulunuyor.


İlk Duruşmadaki Gelişmeler

Mahkeme heyeti, ilk duruşmada bazı sanıkların tutuklanmasını kararlaştırmıştı. Tutuksuz yargılanan sanıklardan TRG Hospitalist Hastanesi doktorlarından Mehmet Gürül , aynı hastanenin İdari Müdürü Murat Mantuş , doktor Şeyhmus Çelik ve Esenler Güney Hastanesi'nin mesul müdürü doktor Ali Dirik tutuklandı. Mahkeme heyeti, bu kişilerin kaçma ihtimalleri ve delilleri yok etme riskleri nedeniyle tutuklama kararı verdi.

Ancak, davada yer alan diğer sanıklar henüz yakalanamadı. Firari konumda bulunan Birinci International Hastanesi'nin sahibi Ali Aksu , hemşire Serenay Şenkalaycı ve hemşire Ceren Hatice Kırım 'a yönelik operasyonlar ise devam ediyor. Emniyet Genel Müdürlüğü ve adli makamlar, bu kişilerin yakalanmasına yönelik çalışmalar yürütüyor.

Üçüncü Duruşmada Neler Yaşandı?

Üçüncü duruşmada, savcılık tarafından sunulan deliller incelenmeye başlandı. Davaya ilişkin olarak, sanıkların birbirleriyle olan iletişim kayıtları, hasta dosyaları ve sigorta şirketlerine yapılan başvurular detaylı olarak ele alındı. Savcılık, sanıkların organize bir şekilde hareket ettiklerini ve bu süreçte yasadışı yöntemler kullandıklarını iddia ediyor.

Duruşmada ayrıca, mağdur yakınlarının avukatları tarafından da önemli açıklamalar yapıldı. Mağdur aileler, "Çocuklarımızın ölümü önlenemez değildi. Bu insanlar, parayı hayatımızdan üstün tuttular," diyerek duydukları acıyı dile getirdi.


Toplumun Tepkisi ve Sosyal Medya Yankısı

Davanın kamuoyunda büyük ilgi görmesi, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Kullanıcılar, "Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için daha sıkı denetimler yapılmalı," diyerek sağlık sektöründeki sorunlara dikkat çekti. Diğer yandan, bazı kişiler ise "Sağlık hizmetlerindeki ihlallerin arkasında yasal boşluklar var. Bu boşluklar acilen kapatılmalı," şeklinde görüşler paylaştı.

Mağdur ailelerin yaşadığı travma ve acı, toplumda büyük üzüntü yaratırken, adaletin sağlanmasını talep eden sesler yükseliyor.

24 Ekim 2025, 15:06
20

SGK Başkanı’ndan Tepki Çeken Sözler: “Emekliler Fazla Yaşıyor, Maaşlar Bu Yüzden Düşük”

SGK Başkanı Raci Kaya, düşük emekli maaşlarını “emeklilerin artık daha uzun yaşamasıyla” açıkladı. Kaya’nın sözleri büyük tepki çekti. Tartışmalar büyürken detaylar haberimizde…
SGK Başkanı’ndan Tepki Çeken Sözler: “Emekliler Fazla Yaşıyor, Maaşlar Bu Yüzden Düşük”

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Raci Kaya, emekli maaşlarının düşüklüğüne ilişkin yaptığı açıklamayla büyük tartışma yarattı. Sözcü’ye konuşan Kaya, kurumun mali dengesindeki bozulmayı erken emeklilik düzenlemelerine ve uzayan yaşam süresine bağladı. “Eskiden 50 yaşında ölüyorduk, bugün ortalama yaşam süresi 78’e çıktı. EYT sonrası emekli sayısı 3 milyon arttı” diyen Kaya, emeklilerin daha uzun yaşamasının sistemin yükünü artırdığını savundu. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda vergi paketi görüşmeleri sırasında konuşan Kaya, Türkiye’de ortalama prim ödeme süresinin 20 yıl olduğunu hatırlatarak, “AB ülkelerinde bu ortalama 40 yıl, Almanya’da 45 yıl. Bizde emeklilik yaşı 48, AB’de 65. Bu fark sistemi zorlayıcı hale getiriyor” dedi.

Tepki çeken kıyaslama

Kaya, işverenin prim yükünün de yüksek olduğunu belirterek OECD ortalamasıyla Türkiye’yi kıyasladı. Ancak bu açıklamalar özellikle muhalefet milletvekillerinden sert tepki aldı. CHP’li Tahsin Ocaklı, “Almanya’da işçi bir saatte 12-13 euro kazanıyor, 15 euroya 1 kilo et alabiliyor. Biz aynı eti almak için 1,5 gün çalışıyoruz. Mukayese edecekseniz bunu yapın” sözleriyle yanıt verdi. Kaya’nın sözleri, sosyal medyada da “emeklileri suçlayan bir yaklaşım” olarak eleştirilirken, emeklilik sistemine yönelik tartışmalar yeniden alevlendi. Uzmanlara göre Türkiye’de maaşların düşük olmasının temel nedenleri yapısal eksiklikler ve ekonomik dengesizliklerken, Kaya’nın açıklamaları bu tabloya yeni bir boyut kazandırdı.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...