Payload Logo
25 Şubat 2025, 02:31
1

Burun Kanamalarında Embolizasyon Tedavisi: Cerrahi Alternatifi ile Kanamaların Durdurulması

Burun kanaması, her yaş grubunda görülebilen yaygın bir sağlık sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, insanların yaklaşık yarısı hayatlarının bir noktasında burun kanaması geçirebilir. Çoğu durumda bu kanamalar basit önlemlerle kontrol altına alınabilir ancak özellikle burnun arka bölgesinde meydana gelen ciddi ve tekrarlayan kanamalarda daha kapsamlı tedavi yöntemlerine ihtiyaç duyulabilir. Memorial Ataşehir / Bahçelievler Hastanesi Girişimsel Radyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Gürhan Adam, bu tür durumlarda uygulanan burun kanaması embolizasyon tedavisi hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Burun Kanamalarında Embolizasyon Tedavisi: Cerrahi Alternatifi ile Kanamaların Durdurulması

Burun Kanamalarında Embolizasyon Nedir?

Embolizasyon, bir damarı kapatmak veya bloke etmek için kullanılan bir girişimsel radyoloji tekniğidir. Bu yöntemde, kanamaya neden olan arterlerin embolizasyonu ile kanamanın durdurulması hedeflenir. Özellikle cerrahi müdahaleye uygun olmayan ya da riskli durumlarda tercih edilen embolizasyon, minimal invaziv bir yöntemdir ve hastanın hızlı toparlanması sağlar.


Burun Kanaması Embolizasyonu Nasıl Yapılır?

Tanı Aşaması:
İşlem öncesinde, kanamaya neden olan tümör veya anormal damar yapılarının görüntülenmesi için tomografik anjiyo çekilir. Bu sayede, kanamanın kaynağı kesin olarak belirlenir.
Girişim Aşaması:
Kasıktan küçük bir iğne yardımıyla ana damarlara girilir.
Her iki şah damarı (karotis arter) görüntülenir ve buruna giden damarlar selektif olarak incelenir.
Kanama noktası saptandığında, bu bölge özel maddelerle kapatılır. Eğer kanama alanı genişse veya net olarak saptanamadıysa, buruna giden arterler partiküler (parçacık) tıkayıcı maddelerle geçici olarak kapatılır.
İyileşme Süreci:
Embolizasyon, burun dokularının beslenmesini engellemeden kanamanın durdurulmasını sağlar.
İşlem sonrası genellikle hasta kısa sürede iyileşir ve burunda herhangi bir fonksiyon kaybı görülmez.


Burun Kanaması Embolizasyonu Hangi Durumlarda Yapılır?

Embolizasyon yöntemi, aşağıdaki durumlarda tercih edilir:

Sık Tekrarlayan Kanamalar: Basit yöntemlerle durdurulamayan ve tekrarlayan burun kanamalarında embolizasyon etkili bir seçenektir.
Burnun Arka Bölgesindeki Kanamalar: Müdahale için zor ulaşılan bölgelerdeki kanamalarda cerrahi alternatifidir.
Kan Sulandırıcı Kullanımı: Kan sulandırıcı ilaç kullanan ve sık burun kanaması yaşayan hastalar için güvenli bir tedavi seçeneğidir.
Tümör Kaynaklı Kanamalar: Tümörlerden kaynaklanan kanamalarda embolizasyon, kanamanın kontrol altına alınmasında etkilidir.

29 Nisan 2025, 18:58
7

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...