Payload Logo
19 Nisan 2025, 17:43
5

Elektronik Sigaranın Zararları: IQOS Özellikle Mercek Altında!

Geleneksel sigaraya alternatif olarak pazarlanan elektronik sigaralar ve özellikle ısıtılmış tütün ürünü olan IQOS, son yıllarda yaygınlaşmaya devam ediyor. Ancak, bu ürünlerin masum olduğu algısı giderek artan bilimsel araştırmalarla çürütülüyor. Peki, elektronik sigaranın zararları nelerdir? IQOS diğer elektronik sigaralardan farklı mı? İşte bu soruların cevapları ve dikkat etmeniz gerekenler haberimizde...
Elektronik Sigaranın Zararları: IQOS Özellikle Mercek Altında!

Elektronik sigaralar, tütünü yakmak yerine genellikle bir sıvı çözeltisini ısıtarak aerosol (buhar) üretir. Bu buharın, geleneksel sigara dumanına kıyasla daha az zararlı madde içerdiği iddia edilse de, tamamen güvenli olduğu anlamına gelmez. Elektronik sigaraların potansiyel zararları şunlardır:

  • Bağımlılık Riski: Birçok elektronik sigara nikotin içerir. Nikotin, oldukça bağımlılık yapıcı bir maddedir ve özellikle gençlerin beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir. Nikotinsiz olduğu iddia edilen bazı ürünlerde de nikotin tespit edilmiştir.
  • Zararlı Kimyasallar: Elektronik sigara sıvılarında propilen glikol, gliserin, aromalar ve ağır metaller gibi çeşitli kimyasallar bulunur. Isıtma işlemi sırasında bu maddelerFormaldehit, asetaldehit gibi kanserojen maddelere dönüşebilir. Bu maddelerin uzun vadeli etkileri henüz tam olarak bilinmemektedir.
  • Akciğer Hastalıkları Riski: Elektronik sigara kullanımı, EVALI (E-cigarette or Vaping product use-Associated Lung Injury) olarak bilinen ciddi akciğer hasarına yol açabilir. Ayrıca astım, bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının riskini artırabilir ve mevcut durumları kötüleştirebilir.
  • Kalp ve Damar Hastalıkları: Nikotin, kalp hızını artırır, kan basıncını yükseltir ve damarları daraltır. Elektronik sigara kullanımı, kalp krizi, felç ve diğer kardiyovasküler hastalık riskini artırabilir.
  • Diğer Sağlık Sorunları: Elektronik sigara kullanımı ağız ve boğazda tahrişe, öksürüğe, mide bulantısına, baş ağrısına ve diş eti sorunlarına neden olabilir. Hamilelikte kullanımı bebeğe zarar verebilir.

IQOS: Isıtılmış Tütün Ürünü Farklı mı?

IQOS, Philip Morris International (PMI) tarafından üretilen ve tütünü yakmak yerine ısıtan bir ısıtılmış tütün ürünüdür. IQOS cihazı, özel olarak tasarlanmış tütün çubuklarını (HEETS veya TEREA) belirli bir sıcaklığa kadar ısıtarak nikotin içeren bir aerosol oluşturur. Üretici firma, IQOS'un geleneksel sigaraya kıyasla daha az zararlı olduğunu iddia etmektedir çünkü tütün yanmadığı için duman ve katran oluşumu önemli ölçüde azalmaktadır.

Ancak, bilimsel çalışmalar IQOS'un tamamen zararsız olmadığını göstermektedir:

  • Zararlı Kimyasallar İçerir: IQOS, tütünü yakmasa da ısıtma işlemi sırasında yine de formaldehit, asetaldehit ve diğer zararlı kimyasallar açığa çıkarır. Bu maddelerin seviyeleri geleneksel sigaraya göre daha düşük olsa da, yine de sağlık için risk oluşturabilir.
  • Nikotin Bağımlılığı Yapar: IQOS da nikotin içerir ve bu nedenle bağımlılık yapma potansiyeline sahiptir.
  • Akciğer ve Kalp Sağlığına Zararlı Etkileri Olabilir: Araştırmalar, IQOS kullanımının da akciğer fonksiyonlarını olumsuz etkileyebileceğini ve kalp damar sağlığı için risk oluşturabileceğini göstermektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), IQOS gibi ısıtılmış tütün ürünlerinin diğer tütün ürünlerine göre daha az zararlı olduğunu gösteren yeterli kanıt bulunmadığını belirtmektedir.

Elektronik sigaralar ve özellikle IQOS, geleneksel sigaraya göre potansiyel olarak daha az zararlı olsalar da, tamamen güvenli değildirler. İçerdikleri nikotin ve diğer zararlı kimyasallar nedeniyle sağlık için çeşitli riskler taşırlar. Sigarayı bırakmak isteyenler için en sağlıklı yol, bilimsel olarak kanıtlanmış yöntemlere başvurmak ve bu tür ürünlerden uzak durmaktır.

29 Nisan 2025, 18:58
7

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...