Bugünün Haberi
16 Haziran 2025, 17:17
6

İran'dan İsrail'e Akılalmaz Tuzak İsrail Savunma Sistemleri Neden Birbirini Vurdu?

İran Devrim Muhafızları, İsrail'e yönelik son saldırıda "öncekinden daha güçlü ve yıkıcı" olarak nitelendirdikleri yeni bir yöntem kullandıklarını açıkladı. Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), sekizinci operasyon dalgasında kullandıkları gelişmiş istihbarat ve ekipman yeteneklerinin, İsrail'in çok katmanlı savunma sistemlerinde karışıklığa yol açtığını ve hatta sistemlerin birbirini hedef almasına neden olduğunu iddia etti. Bu çarpıcı açıklama, bölgedeki tansiyonu artırırken, "İran'ın güç merkezi" olarak bilinen Devrim Muhafızları'nın kim olduğu sorusunu bir kez daha gündeme getirdi.
İran'dan İsrail'e Akılalmaz Tuzak İsrail Savunma Sistemleri Neden Birbirini Vurdu?

DMO'dan yapılan açıklamada, "Düşmanın çok katmanlı savunma sistemleri, rejimin savunma sistemlerinin birbirini hedef almasına neden olacak şekilde bozuldu" ifadeleri kullanıldı. Devrim Muhafızları, ABD ve Batılı ülkelerin "en modern ve yeni savunma teknolojisine" sahip olmasına rağmen, bu operasyonda kullanılan kabiliyetlerin işgal altındaki hedeflere "başarılı ve azami füze saldırısı" yapılmasını sağladığını belirtti. İsrail ordusundan bu konuda henüz resmi bir yorum gelmedi. Ancak İsrailli yetkililer geçmişte, Demir Kubbe gibi savunma sistemlerinin yüzde 100 başarıyla çalışmadığını kabul etmişlerdi. Bu iddia edilen yeni taktik, bölgedeki askeri dengeler açısından önemli soru işaretleri yaratıyor.

Devrim Muhafızları Kimdir? İran'ın Güç Merkezi

1979 İslam Devrimi'nin hemen ardından Ayetullah Ruhullah Humeyni tarafından kurulan Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), başlangıçta İslam devrimini korumak ve düzenli orduya alternatif bir güç oluşturmak amacıyla ortaya çıktı. Dini lider Ayetullah Ali Hamaney döneminde gücünü artıran DMO, bugün İran'ın en önemli askeri, siyasi ve ekonomik gücü haline gelmiş durumda.

190 bini aşan personeliyle kara, deniz, hava ve istihbarat birimlerine sahip olan Devrim Muhafızları, ülkenin stratejik silahlarının denetimini de elinde bulunduruyor. Dünya petrol sevkiyatının yüzde 20'sinin yapıldığı Hürmüz Boğazı'nın denetimi ve ülkedeki füzelerin kontrolü de Devrim Muhafızları'nın hava kuvvetleri sorumluluğunda.

Media content

DMO'nun Kilit Birimleri ve Etkileri:

  • Besic Direniş Gücü: Devrim Muhafızları'nın Besic direniş gücü, ülke içindeki muhalif gösterilerin bastırılmasında ve kadınların başörtüsü zorunluluğuna uyup uymadığının denetlenmesinde aktif rol oynuyor. Gönüllü milis gücü olarak bilinen ve içinde kadınların da bulunduğu yaklaşık 100 bin kişilik Besic, iç güvenlikte kritik bir rol üstleniyor.
  • Kudüs Gücü: İran'ın Ortadoğu'daki etkisini artıran en önemli birimlerden biri olan Kudüs Gücü, Lübnan'da Hizbullah, Irak'ta Şii milisler, Gazze'de Hamas ve İslami Cihad ile Yemen'de Husi milisler gibi "direniş ekseni" gruplarının eğitimini, silahlandırılmasını ve desteklenmesini sağlıyor. Kudüs Gücü, özellikle Suriye iç savaşında Esad rejiminin desteklenmesinde ve Irak'ta DEAŞ ile mücadelede kilit bir rol oynadı. Bu birimin güçlenmesinin en önemli mimarı olan Kasım Süleymani, 2020 yılında ABD tarafından Bağdat'ta düzenlenen bir saldırıda öldürülmüştü.
Media content

Siyasi ve Ekonomik Nüfuz

Devrim Muhafızları'nın etkisi sadece askeri alanda değil, siyaset ve ekonomide de kendini gösteriyor. Birçok eski DMO üyesi siyasete atılarak üst düzey görevlere yükseldi. Eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve Meclis Başkanı Ali Laricani bu isimler arasında yer alıyor. Ahmedinejad'ın cumhurbaşkanlığı döneminde onlarca eski Devrim Muhafızı, yönetimde kilit görevlere getirildi.

Ekonomik alanda da Devrim Muhafızları'nın yan kuruluşları aracılığıyla büyük bir nüfuzu bulunuyor. Ülke ekonomisinin üçte birinin Devrim Muhafızları'nın kontrolünde olduğu belirtiliyor. Savunma sanayinin yanı sıra konut, baraj, yol inşaatları, petrol ve doğal gaz projeleri, gıda, ulaşım, eğitim ve kültürel faaliyetler gibi geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyorlar. "Peygamber'in Mührü" adlı mühendislik birimi, milyarlarca dolarlık ihalelere giriyor.

Media content

Batı'nın Bakış Açısı ve Gelecek Tartışmaları

Batılı analistler, Devrim Muhafızları'nı İran'da demokrasinin ilerlemesinin önündeki en büyük engellerden biri olarak görüyor. Dini lider Hamaney'in yaşı ilerledikçe Devrim Muhafızları'nın gelecekteki yönetimde oynayacağı rol de tartışma konusu oluyor. Bazı görüşler, DMO'nun Hamaney'den sonra gelecek ismi kendisine yakın bulmaması halinde darbe yapmaya kalkışabileceğini öne sürerken, diğerleri gücünü dini yönetimden aldığı için böyle bir hamle yapmayacağını düşünüyor.

İran Devrim Muhafızları'nın İsrail savunma sistemlerini hedef aldığı yeni yöntem iddiaları, bölgedeki gerginliği artırırken, bu güçlü örgütün uluslararası arenadaki konumu ve etkisi, önümüzdeki dönemde de yakından takip edilmeye devam edecek.

16 Haziran 2025, 20:26
6

Erdoğan'dan İsrail'e Sert Uyarı İsrail ne yaptığının farkında değil

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısının ardından yaptığı açıklamada, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına sert tepki gösterdi. Bölgedeki gerilimin tehlikeli boyutlara ulaştığını vurgulayan Erdoğan, İsrail'in pervasız eylemlerinin kendi varlığını ve geleceğini riske attığını belirtti.
Erdoğan'dan İsrail'e Sert Uyarı İsrail ne yaptığının farkında değil

Kurban Bayramı'nı Filistin topraklarında idrak etmeye çalışan Filistinli kardeşlere muhabbetlerini ileterek konuşmasına başlayan Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşının yanı sıra İsrail'in Gazze'deki soykırımı, Lübnan ve Suriye'deki eylemlerinin yürekleri kanattığını ifade etti. İsrail'in şimdi de komşu İran'a karşı saldırı başlattığına dikkat çeken Erdoğan, "Saldırının aslında çok kapsamlı, sinsi amaçları olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor" dedi. İran'ın nükleer programıyla ilgili meselelerin müzakere masasında çözülmesi gerektiğini en başından beri savunduklarını yineledi.

Liderlerle Diplomasi Trafiği: Türkiye Kolaylaştırıcılığa Hazır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerikan Başkanı Trump, Pezeşkiyan, Putin, Sisi, II. Abdullah, Muhammed bin Selman, Şerif, Şara, Heysen bin Tamık, El Sabah ve Sudani gibi birçok liderle yaptığı görüşmelerde İsrail'in "haydutluğa varan saldırganlığının" bölge için oluşturduğu tehditlere dikkat çektiğini belirtti. Erdoğan, Türkiye olarak "kolaylaştırıcılık dahil üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazır" olduklarını tüm muhataplarına açıkça aktardıklarını ifade etti. Masada çözülebilecek meselelerin silahla, kaosla ve bombalamayla çözülmeye çalışılmasının gelecekte öngörülemez sonuçlara yol açacağı uyarısında bulundu.

Media content

"Zulümle Abad Olunmaz, Sonu Derin Pişmanlıktır"

Batı'nın sınırsız desteğiyle İran'a saldıran, Gazze'yi yerle bir eden ve bölgedeki her ülkeye "kabadayılık taslayan İsrail'in aslında ne yaptığının farkında olmadığını" dile getiren Erdoğan, "Belki ileride yaptığı hatanın farkına varacak ama korkarız iş işten geçmiş olacak" dedi. Hiçbir ülkenin kendi sınırlarından ibaret olmadığını, bölgedeki her hadisenin tüm toplumları etkilediğini vurgulayan Erdoğan, "İsrail yaptığı her zulümle, döktüğü her kanla, işlediği insanlık suçuyla adım adım kendi varlığını ve toplumun geleceğini riske etmektedir. Zulümle abad olunmaz. Zulmün sonu derin bir pişmanlıktır" ifadeleriyle İsrail'i uyardı.

Media content

Savunma Sanayiinde Atılan Adımlar ve Gelecek Hedefleri

Konuşmasında Türkiye'nin savunma sanayii alanında kaydettiği gelişmelere de değinen Erdoğan, iktidara geldiklerinde gerçek anlamda caydırıcılık gücünün olmadığını ancak acil ihtiyaçlar dışındaki hazır alım siparişlerini iptal ederek bu kaynağı savunma sanayiine yönlendirdiklerini belirtti. 23 yılda İHA, zırhlı kara araçları, füze, radar, deniz araçları ve haberleşme sistemleri konusunda dünyanın önde gelen ülkeleri arasına girdiklerini vurguladı. Milli savaş uçağı KAAN'ın bunun örneklerinden biri olduğunu belirten Erdoğan, "İnşallah çok uzun olmayan bir süreçte hiç ama hiç kimsenin bize efelenmeyi dahi göze alamayacağı savunma kapasitesine erişmiş olacağız" dedi.

Media content

"Sorumlu Siyaset Yapma Günüdür"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi istikrarın, güçlü ekonominin, sosyal barışın ve diplomatik ilişkilerin önemine vurgu yaparak, Türkiye'nin birlik ve kardeşlik siyasetine ihtiyacı olduğunu belirtti. Muhalefete de seslenen Erdoğan, "Gün özellikle sorumlu siyaset yapma günüdür. Birileri gibi ateşe benzin dökmenin değil daha fazla büyümeden bir an önce yangını söndürmenin derdindeyiz" diyerek, ülke güvenliği için verilen mücadelede mesnetsiz suçlamalardan kaçınılması gerektiğini ifade etti.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...