Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu’na katılmak ve çeşitli temaslarda bulunmak üzere gittiği Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ziyaretinin ardından Türkiye’ye döndü. Yoğun diplomasi trafiğini sürdüren Erdoğan, Bosphorus Diplomasi Forumu’nda yaptığı açıklamalarda dünyaya önemli mesajlar verdi.

Erdoğan, Gazze’de iki yıldır tüm dünyanın gözü önünde yaşanan insanlık dramını hatırlatarak, “Hem dehşet hem de utanç verici bir soykırım yaşanıyor” ifadelerini kullandı.

“Netanyahu Boş Koltuklara Seslenmek Zorunda Kaldı”

Birleşmiş Milletler’de yaşanan protestolara da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun, salondaki boş koltuklara seslenmek zorunda kaldığını belirtti. Erdoğan, bu durumun dünya kamuoyunun vicdanını yansıttığını söyleyerek, “İsrail’in saldırıları durdurulmadan Filistin Devleti’ne dair atılan her adım eksik kalır” dedi.

“Netanyahu ve Kabinesi Derhal Yargılanmalı”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Netanyahu, kabinesi ve soykırım kadrosunun derhal yargılanması ve cezalandırılması gerektiğini vurguladı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin asli görevinin savaşları ve insani felaketleri önlemek olduğunu hatırlatan Erdoğan, uluslararası mekanizmaların sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade etti.

“Açlıkla Mücadele Eden Yavruların Dramı Kalbimizi Yarıyor”

Erdoğan konuşmasında, Filistin başta olmak üzere Yemen, Suriye, Sudan ve Somali gibi bölgelerde yaşanan insani krizlere de dikkat çekti. “Gazze sokaklarında açlıkla mücadele eden yavruların dramını kalbimizin derinliklerinde hissediyoruz” diyen Erdoğan, Türkiye’nin mazlum halkların yanında olmaya devam edeceğini belirtti.

“Türkiye, Herkesin Güven Duyduğu Bir Aktör”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin insan odaklı dış politikasıyla barış, istikrar ve adalet için çalışan güvenilir bir aktör olduğunu söyledi. Suriye’den Ukrayna’ya kadar birçok coğrafyada barış çabalarına öncülük ettiklerini hatırlatan Erdoğan, “Savaş baronları ateşe benzin dökerken biz adil bir barış için çalıştık” sözleriyle Türkiye’nin diplomatik duruşunu özetledi.