Bugünün Haberi
17 Şubat 2025, 15:01
16
(Güncellendi: 30 Nisan 2025, 11:58)

Türkiye’de Mutluluk Düzeyi 49,6'ya Geriledi: 20 Yıllık Veriler Işığında Analiz

Türkiye’de mutluluk oranı, son yıllarda düşüş eğilimini sürdürerek 2024 yılında I,6 seviyesine geriledi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, vatandaşların yaşam memnuniyeti düzeyi özellikle son on yılda ciddi bir düşüş yaşadı. 2003 yılında Y,6 olan mutluluk oranı, 21 yıl içerisinde yaklaşık 10 puan azalarak I,6’ya indi.
Türkiye’de Mutluluk Düzeyi 49,6'ya Geriledi: 20 Yıllık Veriler Işığında Analiz

Mutluluğun Yükseliş ve Düşüş Dönemleri

Verilere bakıldığında, Türkiye’deki mutluluk oranının yıllara göre dalgalanmalar gösterdiği görülüyor:

Yükseliş Dönemi (2003-2007):
Mutluluk oranı, 2003 yılında %59,6 iken 2007’de en yüksek seviyesine ulaşarak %66,0’a yükseldi. Bu dönemde ekonomik büyüme, istikrarlı siyasi ortam ve sosyal hizmetlerin genişlemesi, vatandaşların yaşam memnuniyetini artırdı.


Dengede Kalış (2008-2013):
2008 küresel ekonomik krizinin etkisiyle bir miktar düşüş yaşansa da, ülke genelinde mutluluk oranı %61 civarında dengede kaldı. Ancak 2013 yılından itibaren düşüş eğilimi belirginleşmeye başladı.

Hızlı Düşüş (2014-2020):
2014 yılından itibaren ekonomik zorluklar, siyasi polarizasyon ve pandemi gibi faktörlerle birlikte mutluluk oranı hızla gerilemeye başladı. Özellikle 2020 yılında COVID-19 salgınıyla birlikte mutluluk oranı %48,2’ye kadar düştü.

Kısmi Toparlanma (2021-2023):
Pandeminin ardından 2021 ve 2022 yıllarında mutluluk oranı %49 seviyelerine çıktı. 2023 yılında ise geçici bir toparlanma yaşanarak %52,7’ye yükseldi. Ancak 2024 yılında tekrar düşüş yaşanarak %49,6 seviyesine geriledi.
Mutluluğu Etkileyen Faktörler
Uzmanlar, Türkiye’deki mutluluk oranının düşmesinde aşağıdaki faktörlerin etkili olduğunu belirtiyor:


Ekonomik Koşullar:
Enflasyonun artması, yaşam maliyetinin yükselmesi ve gelir dağılımındaki dengesizlik, vatandaşların ekonomik refah algısını olumsuz etkiledi.
Siyasi Polarizasyon:
Toplumda derinleşen siyasi bölünmeler ve toplumsal uzlaşmanın zayıflaması, bireylerin genel mutluluk düzeyini düşürdü.

Sosyal Hizmetlerin Kısıtlanması:
Sağlık, eğitim ve ulaştırma gibi temel hizmetlerde yaşanan aksaklıklar, vatandaşların devletten beklentilerini karşılayamadığına dair bir algı yarattı.

Çevresel ve Sosyal Sorunlar:
İklim değişikliği, doğal afetler ve kentsel dönüşüm gibi konular, özellikle son yıllarda vatandaşların endişe düzeyini artırdı.


Uluslararası Karşılaştırma

Uluslararası mutluluk raporlarına göre, Türkiye’nin dünya sıralamasındaki yeri de son yıllarda geriledi. OECD ülkeleri arasında Türkiye, yaşam memnuniyeti açısından orta-alt düzeyde yer alıyor. Özellikle Avrupa ülkelerindeki yüksek mutluluk oranlarıyla karşılaştırıldığında, Türkiye’nin bu alanda ciddi bir geri kalma yaşadığı görülüyor.

Uzman Görüşleri

Sosyolog Dr. Ayşe Demir, “Türkiye’de mutluluk oranının düşmesi, yalnızca ekonomik faktörlerle açıklanamaz. Toplumsal ilişkilerdeki bozulma, bireysel özgürlüklerin kısıtlanması ve gelecek kaygısının artması da bu duruma katkıda bulunuyor,” diyor. Ekonomist Prof. Dr. Mehmet Aksoy ise, “Ekonomik istikrarın sağlanması ve yaşam maliyetinin düşürülmesi, mutluluk oranını artırabilecek en önemli adımlardan biri olacaktır. Ayrıca, toplumsal uzlaşma ve katılımcı demokrasi anlayışının güçlendirilmesi de büyük önem taşıyor,” şeklinde konuştu.


1 Temmuz 2025, 14:15
2

Naci Görür Bursa Depremleri İçin Uyarıyor Tehlikeli mi?

Bursa'nın Gemlik ilçesi, bir saat arayla meydana gelen iki depremle sarsıldı. İlk olarak 3,9 büyüklüğünde kaydedilen depremin ardından, aynı bölgede 4,2 büyüklüğünde bir deprem daha yaşandı. İstanbul ve çevre illerden de hissedilen sarsıntılar sonrası, Prof. Dr. Naci Görür bölge için "Enerjiyi geç biriktiriyor ama tehlikeli" uyarısında bulundu.
Naci Görür Bursa Depremleri İçin Uyarıyor Tehlikeli mi?

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Bursa Gemlik'te ilk deprem saat 11.47'de 3,9 büyüklüğünde ve 9,82 kilometre derinliğinde meydana geldi. Bu sarsıntının ardından, saat 12.57'de aynı ilçede 4,2 büyüklüğünde ve 10,14 kilometre derinliğinde ikinci bir deprem kaydedildi.

Her iki deprem de sadece Bursa'da değil, İstanbul ve çevre illerde de hissedildi.

Bakan Yerlikaya: "Olumsuz Bir Durum Bulunmamaktadır"

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 4,2 büyüklüğündeki depremin ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Bursa Gemlik’te 4,2 büyüklüğünde bir deprem meydan gelmiştir. Çevre illerden de hissedilen depremle ilgili olarak, AFAD ve ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri saha taramalarına başlamıştır. An itibarıyla herhangi olumsuz bir durum bulunmamaktadır" ifadelerini kullandı.

Media content

Prof. Dr. Naci Görür'den Önemli Uyarı: "Deprem Dirençli Hale Getirilmeli"

Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Gemlik'teki sarsıntıları sosyal medya hesabından değerlendirdi. Görür, ilk deprem için "Şahinyurdu-Gemlik/Bursa’da 4,0 deprem oldu. KAF'ın Güney kolu üzerinde. Marmara’da, KAF’ın kuzey kolunda deprem bekliyoruz ama burası da önemli" dedi.

Görür, bölgenin deprem potansiyeline dikkat çekerek şunları ekledi: "Enerjiyi geç biriktiriyor ama tehlikeli. Yöneticiler dikkatli olmalı ve burayı deprem dirençli hale getirmelidir. Halk talep etmeli."

İkinci depremin ardından da yeni bir paylaşım yapan Görür, "Şahinyurdu-Gemlik/Bursa’da gene 4,4 sığ bir deprem oldu. Bu yörenin deprem dirençli hale getirilmesi söylemi bu vesile ile yöneticilerimize bir kez daha iletilmeli" ifadeleriyle uyarısını yineledi.

Bu açıklamalar, özellikle Marmara Bölgesi'nde beklenen büyük deprem riski düşünüldüğünde, Gemlik ve çevresindeki yapı stoğunun depreme dayanıklılığı konusundaki hassasiyetin artırılması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...