Payload Logo
8 Mart 2025, 14:59
2

Uganda'da Ebola Salgını Güncel Durum ve Alınan Önlemler

Uganda, son zamanlarda yeniden Ebola virüsü salgını ile mücadele etmektedir.
Uganda'da Ebola Salgını Güncel Durum ve Alınan Önlemler

Özellikle başkent Kampala'da görülen vakalar, ulusal ve uluslararası düzeyde endişeye yol açmıştır. Salgın, Sudan virüsü (SUDV) türü Ebola virüsünden kaynaklanmaktadır ve bu durum, mevcut aşıların etkisiz kalmasına neden olmaktadır.

Salgının Güncel Durumu

  • Uganda Sağlık Bakanlığı, başkent Kampala'da Ebola salgını olduğunu doğrulamıştır.
  • Salgın, Sudan virüsü (SUDV) hastalığı şeklinde görülmektedir.
  • İlk vaka, bir sağlık çalışanı olup, ne yazık ki hayatını kaybetmiştir.
  • Temaslı takibi ve izolasyon önlemleri hızla devreye sokulmuştur.

Alınan Önlemler

  • Temaslı Takibi: Sağlık Bakanlığı, vakalarla temas eden kişileri tespit ederek karantina altına almaktadır.
  • Halk Sağlığı Bilgilendirmesi: Toplumu bilinçlendirmek amacıyla hijyen kuralları, belirtiler ve bulaşma yolları hakkında bilgilendirme çalışmaları yapılmaktadır.
  • Sağlık Çalışanlarının Eğitimi: Sağlık çalışanlarına, Ebola vakalarının yönetimi ve korunma önlemleri konusunda eğitimler verilmektedir.
  • Uluslararası İşbirliği: Uganda hükümeti, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve diğer uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak salgını kontrol altına almaya çalışmaktadır.
  • Nijerya'da alarm: Afrika'nın en kalabalık ülkesi Nijerya, Uganda'nın başkenti Kampala'da Ebola salgını ilan edilmesinin ardından virüsün ülkeye yayılma ihtimaline karşı "alarm" durumuna geçti.

Ebola Virüsü Hakkında Bilgiler

  • Ebola virüsü, yüksek ateş, şiddetli baş ağrısı, kas ağrıları, kusma ve kanama gibi belirtilere neden olan ciddi bir hastalıktır.
  • Virüs, enfekte kişilerin vücut sıvılarıyla temas yoluyla bulaşır.
  • Sudan virüsü (SUDV), Ebola virüsünün farklı bir türüdür ve şu anda mevcut Ebola aşıları bu türe karşı etkili değildir.

Önemli Notlar

  • Uganda'daki bu salgın, Sudan virüsü türü Ebola virüsünden kaynaklandığı için özel bir dikkat gerektirmektedir.
  • Uluslararası sağlık kuruluşları ve Uganda hükümeti, salgını kontrol altına almak için yoğun çaba sarf etmektedir.
  • Halkın bilinçlendirilmesi ve hijyen kurallarına uyulması, salgının yayılmasını önlemede kritik öneme sahiptir.
29 Nisan 2025, 18:58
6

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...