Payload Logo
23 Şubat 2025, 23:26
1

Unutkanlık Tehlikeli Boyutlara Ulaşabilir! İşte Dikkat Edilmesi Gerekenler

Günlük yaşamda zaman zaman unutkanlık yaşamak normal kabul edilse de, bu durum sıklaşmaya başladığında ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabilir.
Unutkanlık Tehlikeli Boyutlara Ulaşabilir! İşte Dikkat Edilmesi Gerekenler

Modern yaşamın getirdiği stres, yanlış beslenme alışkanlıkları ve yoğun teknoloji kullanımı unutkanlığı tetikleyen başlıca faktörler arasında yer alıyor. Uzmanlar, özellikle uzun süreli ve belirgin hafıza kayıplarının ciddi nörolojik hastalıkların habercisi olabileceğini belirtiyor.

Unutkanlığın Nedenleri Nelerdir?

  • Stres ve Kaygı: Yoğun stres altında çalışan bireylerde unutkanlık daha sık görülüyor.
  • Yanlış Beslenme: Beyin sağlığı için gerekli vitamin ve minerallerin eksikliği hafıza sorunlarına yol açabiliyor.
  • Dijital Bağımlılık: Sürekli ekran kullanımı ve kısa süreli bilgi tüketimi, odaklanma problemlerine neden olabiliyor.
  • Uyku Eksikliği: Kalitesiz ve yetersiz uyku, beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek unutkanlığa sebep oluyor.

Unutkanlığı Önlemek İçin Ne Yapılmalı?

  • Dengeli ve Sağlıklı Beslenin: Omega-3, B12 ve antioksidan bakımından zengin besinleri tüketmek hafızayı güçlendirebilir.
  • Düzenli Uyuyun: Günde en az 7-8 saat uyumak, beyin sağlığı için kritik öneme sahiptir.
  • Beyin Egzersizleri Yapın: Bulmaca çözmek, kitap okumak ve yeni hobiler edinmek hafızayı canlı tutar.
  • Fiziksel Aktiviteyi Artırın: Spor yapmak, kan dolaşımını artırarak beyne daha fazla oksijen gitmesini sağlar.

Eğer unutkanlık günlük yaşamınızı olumsuz etkilemeye başladıysa ve sık sık önemli bilgileri hatırlamakta zorlanıyorsanız, bir uzmana danışmanız önemlidir.

29 Nisan 2025, 18:58
7

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...